Erciyes İletişim Ocak ve Temmuz aylarında yılda iki kez yayınlanan hakemli bir dergidir. Dergimizde yayınlanan yazıların her türlü sorumluluğu yazarına aittir. Yayınlanan yazıların telif hakkı dergiye aittir ve referans gösterilmeden aktarılamaz.

This study aims to reveal whether obesity which is deemed today as a public health issue, has been dealt within public health frame in Turkish press after the “Fight Against Obeisty Campaign” launched in 2012 by the Ministry of Health. Accordingly, a total of 303 articles on obesity which have been selected from daily newspapers Zaman, Posta, Hürriyet, Sabah, Sözcü and the national and regional editions of the same published in Turkey between January 1 – December 31, 2013 have been examined via content analysis method in the study. The findings have revealed that individual refererences were majorly both in the risk factors of obesity and in measures and solution suggestions regarding obesity, that obesity has been dealt with as highly disconnected from social & environmental context. A high rate of the articles is deprived of public health frame.

Bu çalışma sağlık haberciliğini tanımlayarak, ayrı bir uzmanlık alanı olarak basın tarihi içerisinde ortaya çıkışını ve tarihsel bağlam içerisindeki gelişimini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Çalışmada sağlık haberciliğinin tarihsel gelişimi ekonomik ve toplumsal gelişmelerin yanında sağlık ve medya alanındaki gelişmelere de paralel olarak irdelenmektedir. Çalışmada elde edilen bulgular sağlık haberciliğinin ilk uygulamalarının 1830’lu yıllara dek uzandığını ancak sağlık haberlerinin yaygın gazetelerde daha yoğun yer almasının 1990’lı yıllarda gerçekleştiğini ortaya koymaktadır. Alanda uzmanlaşmaya dönük ilk adımların atıldığı ve sağlık habercilerinin örgütlendiği 1990’lı yılları, sağlık haberciliğinde ticarileşmenin etkilerinin hissedildiği 2000’ler izlemiştir.

Bu çalışmada sağlık iletişimi faaliyetlerinden biri olan madde bağımlılığı konulu kamu spotlarının hedef kitle konumundaki üniversite gençleri tarafından nasıl alımlandığının ortaya konulması amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda çalışmada Türkiye ve dünyada madde bağımlılığı ile mücadele amacıyla üretilen, çeşitli televizyon kanallarında gösterilen ve internet üzerinden erişilebilen ikisi yerli ikisi yabancı olmak üzere toplam dört kamu spotuna yönelik alımlama analizi gerçekleştirilmiştir. Alımlama analizinin verileri odak grup görüşmeleri yoluyla toplanmıştır. Elde edilen bulgular madde bağımlılığıyla mücadele konulu kamu spotlarının hedef kitleye iletilmesi konusunda önemli bir eksiklik olduğunu ortaya koymaktadır. Yeşilay tarafından yayınlanmış olan kamu spotları karakterler, olay örgüsü ve görsel işitsel öğeler bakımından zayıf bulunmuş, bu nedenlerle başarısız, etkisiz ve işlevsellikten uzak olarak nitelendirilmiştir. Madde bağımlılığıyla mücadele amacıyla üretilen kamu spotlarının duygusal mesajlar yerine gerçekçi bilgilendirmeye yer vermesi, ve bu yolla eğitici olması öneriler arasındadır. Kişilere yönelik basmakalıp yargılardan uzak, farklı hedef kitlelere yönelik kamu spotlarının hazırlanması ve doğru mecralarda gösterilmesi gerekmektedir.

İşlevini kaybetmiş organların yerine sağlıklı olanların takılması işlemi olan organ nakli ve naklin ön koşulu olan organ bağışı günümüzde hastalık ya da yetmezliğin tedavisinde kullanılan yegâne tıbbi tedavi şeklidir. Nakledilecek organ arz ve talebi arasındaki farkın giderilmesi ise bu tıbbi prosedür hakkında kamuoyunun doğru bilgilendirilmesiyle yakından ilişkilidir. Bu doğrultuda bu çalışmada Türk basınında organ bağışı ve organ nakli konulu sağlık haberlerinin gazetecilik meslek ahlak ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmesi amaçlanmıştır. İnceleme dönemi olarak belirlenen 1 Haziran 2013-31 Aralık 2014 tarihleri arasında farklı yayın gruplarına ait olan Hürriyet, Habertürk ve Zaman gazetelerinde (ulusal ve bölgesel ekleri dâhil olmak üzere) belirlenen toplam 993 haber içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Elde edilen bulgular organ bağışı ve nakli konusunun yoğunlukla pozitif bir tonda hasta hikâyeleri dolayımıyla sunulduğunu ortaya koymaktadır. Haberlerde kullanılan görsellerin içeriği ve alıcı ve verici isimlerine açık olarak yer verilmesi hasta mahremiyeti açısından etik bir sorun olarak değerlendirilmiştir. Organ bağışının teşvik edilmesinde ve kamuoyunun bu tıbbi müdahale hakkında bilgilendirilmesinde yararlanılabilecek başlıca mecralardan biri olan kitle iletişim araçlarında söz konusu prosedürün ne şekilde işlediği veya dini inançlardan kaynaklanan engeller gibi kültürel öğelere yeterince yer verilmemiş olduğu anlaşılmaktadır.

Bu çalışmada sosyal medya ortamlarından biri olan Twitter'ın Türkiye'de siyasal partilerin kadın kolları ve kadın kolları başkanları tarafından kullanımı toplumsal cinsiyet yaklaşımı bağlamında incelenmektedir. Çalışmada kadının toplumsal yaşamın her alanında görünür olma adına verdiği mücadelede önemli bir mevzi olma ve kadınlara yönelik politik söyleme etki etme potansiyeli olan kadın kollarının yeni medyanın olanaklarını hangi amaçlarla ve ne şekilde kullandığı sorularına yanıt aranmıştır. Bu doğrultuda çalışmanın ilk aşamasında siyasal partilerin kurumsal kadın kollarının ve bu kolların başkanlarının resmi hesaplarından 1-31 Mart 2018 tarihleri arasında yapılan gönderiler/paylaşımlar içerik çözümlemesi yöntemiyle incelenmiştir. İkinci aşamada ise 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında paylaşılan gönderiler amaçlı örneklem yoluyla tespit edilerek söylem çözümlemesine tabi tutulmuştur. Bulgular kadın kollarının sosyal medyayı öncelikle kullanıcıları bağlı bulundukları parti liderinin, partinin ve kendi örgütlerinin etkinliklerinden haberdar etme ve icraatları hakkında bilgilendirme amacıyla kullandıklarını ortaya koymuştur. Söylem çözümlemesi ise kadın kollarının bağlı bulundukları partinin kadına yönelik bakış açısının dışına çıkamadığını göstermektedir. Anahtar kelimeler: Twitter, sosyal medya, yeni medya, toplumsal cinsiyet, siyasal parti kadın Abstract In this study, use of Twitter, one of the social media, by women's branches and chairladies of women's branches of political parties in Turkey are analysed within the context of gender approach. Answers have been sought for questions how and in which form the women's branches, which are important positions in the fight women have been maintaining for being visible in any field of social life and which have potential to influence on political discourse, have been using the tools of new media.

he structure of the Turkish healthcare system is being reorganized under Health
Transformation Program(HTP)and someserious changesin healthcaresystem arebeing car-
ried out. Effective healthcare personnel and patient communication has a significant impact
on patients’ health behaviors and health outcomes. The purpose of this study is to exam-
ine the effect of communication dimensions and HTP on patient and healthcare personnel
communication and interaction. The survey was conducted with simple random sampling
to 9,089 patients in Turkey. Exploratory factor analysis showed three dimensions of com-
munication which are in positive and strong relationship: building relationship, process of
physical examination and ending communication. Hierarchical multiple regression was per-
formed to measure the effect of communication dimensions and HTP to patient–healthcare
personnel communication and interaction. According to the first step, communication dimensions have a statistically significant effect on patient–healthcare personnel communication
and interaction. Introduction of HTP to hierarchical multiple regression explained additional
meaningful variance in patient–healthcare personnel communication and interaction, after
controlling communication dimensions. It is revealed that, HTP has an important role on
communication and interaction. This study has a macro approach and it is limited with the
patients’ point of view.

"Sağlık Bakanlığı tarafından 2004 yılında uygulaması başlatılmış olan performansa da
-
yalı ek ödeme sistemi yeni kamu yönetimi pratiğinin sağlık alanında yaşanan önemli
bir parçasıdır.
Bu çalışmada, 01 Ocak 2010 - 31 Haziran 2011 tarihleri arasında yazılı basından
seçilen 5 gazetede yer alan performans konulu sağlık haberleri içerik analizi yöntemi
ile çözümlenmiştir. Performans sistemi ve sisteme ilişkin değerlendirmeler ile bu de
-
ğerlendirmelerin medyada yer alış süreci incelenmiştir.
Seçilen Hürriyet, Zaman, Cumhuriyet, Radikal, Yeni Şafak gazetelerinde yer alan
99
haber,
7 ana kategoride gözden geçirilmiş ve elde edilen sonuçlar çerçevesinde
tablolar ve grafikler oluşturulmuştur. Araştırma sonucunda performans konulu haberlerin gazetelere göre dağılımı; haberin
tonu (pozitif, negatif, nötr) haberin kaynağı, yazıların türü, haberin kapladığı alan,
yazılarda işlenen temalar ve haberlerde görsel malzeme kullanımına bakılmıştır
.
Araştırmanın seçildiği tarihler özellikle Tam Gün Yasa Tasarısı’nın yasalaşma süreci
ve bu yasa tasarısının kamuoyu gündeminde tartışıldığı tarihlerdir. Bazı gazetelerde
Tam Gün Yasası ile performans sistemi arasında bir bağlantı kurularak performans
sistemine yönelik olumsuz haber yapıldığı görülmüştür"

Tütün kontrolü kavramı; tütün kullanmaya başlamayı önleme, tütün kullananların bı
-
rakmasını sağlama ve tütün dumanından pasif etkilenimin önlenmesi olarak üç aşa
-
mada müdahale sürecini içermektedir. Türkiye’de tütün kontrolüne yönelik mevzuat
çalışmaları ilk olarak 1996 yılında ilk tütün kontrolü yasası ile uygulamaya başlanmış
olup, kapsamı 2008 yılında genişletilmiştir. Özellikle 2008 yılında çıkarılan yasa ile
tüm kapalı ortamlarda tütün kullanımının yasaklanmış ve toplumun tütün dumanın
-
dan pasif etkilenmesini önlemeye yönelik birçok çalışma yürütülmüştür. Bu çalışma
2007, 2008 ve 2009 yıllarında Türkiye’de yazılı basında tütün kontrolü konusun
-
da yazılmış haber ve köşe yazılarının yıllara ve gazetelere göre dağılımını ve tütün
kontrolüne bakışlarını (destekleyen ve eleştiren) ele almıştır. Araştırma kapsamında
4 ulusal gazetede toplam 1999 haber ve yazı incelenmiştir. Kampanyanın başladığı
ve devam ettiği 2008 ve 2009 yılında tüm gazetelerde haber sayısı belirgin olarak
artmıştır. Yıllar itibariyle tüm türler içerisinde en çok haber türünde yazılara rastlan
-
mıştır (%76,5). Haberlerin yaklaşık % 90’nı destekleyen yani mevcut tütün kontrolü
politikalarını onaylayan çerçevelerden
verilmiştir. Analiz tütün kontrolü çabalarının
önemli bir parçası olarak toplumun bilgilendirilmesi ve sağlık iletişimi faaliyetlerinin
önemini ortaya koymaktadır.

This study analyzes tobacco control related news and articles published in Turkish print media in 2007Turkish print media in , 2008Turkish print media in and 2009 by focusing on their distribution in terms of newspapers and their points of view (pro-anti) on tobacco control. Within this research, a total of four national newspapers, news and articles were examined in 1999. The results of this analysis provide a first study to systematical examination of newspaper coverage and frames of tobacco issues in the Turkish press over the three years.

This study aims to reveal whether obesity which is deemed today as a public health issue, has been dealt
within public health frame in Turkish press after the “Fight Against Obeisty Campaign” launched in
2012 by the Ministry of Health. Accordingly, a total of 303 articles on obesity which have been selected
from daily newspapers Zaman, Posta, Hürriyet, Sabah, Sözcü and the national and regional editions of
the same published in Turkey between January 1 – December 31, 2013 have been examined via content
analysis method in the study. The findings have revealed that individual refererences were majorly both
in the risk factors of obesity and in measures and solution suggestions regarding obesity, that obesity has
been dealt with as highly disconnected from social & environmental context. A high rate of the articles is
deprived of public health frame.