Ilyas USTUNYER - ილიას უსთუნიერ - Ильяс Устуньер
İlyas Ustunyer graduated from Gazi University, Department of Turkish Language and Literature. He completed his graduate studies in comparative linguistics in Russia. He delivered lectures on "Linguistics", "Comparative Linguistics", "Turkish as a Foreign Language", "Literary Theories", "Modern Turkish Literature", "Comparative Literature", "Literary Field Research Methods" at universities in different countries. He initiated (2009) and directed (2018) master's and doctoral programs in Turkish Philology at International Black Sea University (IBSU), Georgia. At the same university, he served as Director of the School of Foreign Languages (2009-2013), Vice Rector for Research and Education (2014-2019), and Director of Graduate School (2019-2022). He worked at the Department of Turkology at Sukhumi State University in Tbilisi as a lecturer and served as head of the department (2009-2013) as well. He is a member of the National Issues Commission of the Georgian Academy of Sciences (2022-Present) and the Accreditation Commission for the Turkology field at the Georgian National Education Quality Improvement Center (Eqe) (August 2022-Present), he is an affiliated professor of philology at IBSU.
****
İlyas Üstünyer, Gazi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. Lisansüstü çalışmalarını karşılaştırmalı dilbilim alanında Rusya’da tamamladı. Farklı ülkelerin üniversitelerinde “Dilbilim”, “Karşılaştırmalı Dilbilim”, “Yabancı Dil Olarak Türkçe”, “Edebiyat Teorileri”, “Yeni Türk Edebiyatı Tarihi”, “Karşılaştırmalı Edebiyat”, “Edebiyat Sahası Araştırma Metotları” dersleri verdi. Gürcistan Uluslararası Karadeniz Üniversitesi (IBSU)’nde Türk Filolojisi alanında yüksek lisans ve doktora programlarını açtı (2009) ve yönetti (2018). Aynı üniversitede Yabancı Diller Okulu Müdürlüğü (2009-2013), Araştırmadan ve Eğitimden Sorumlu Rektör Yardımcılığı (2014-2019), Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü (2019-2022) görevlerini yerine getirdi. Tiflis’teki Suhumi Devlet Üniversitesi’nde Türkoloji Bölümü’nde çalıştı ve bölüm başkanlığı yaptı (2009-2013). Gürcistan Bilimler Akademisi Millî Meseleler Komisyonu (2022-Halen) ve Gürcistan Ulusal Eğitim Kalitesini Geliştirme Merkezi (Eqe)’nde Türkoloji sahası Akreditasyon Komisyonu Üyesi (Ağustos 2022-Halen) olan Üstünyer, IBSU’da kadrolu (affiliated) filoloji profesörü olarak çalışmaktadır.
Address: Georgia
****
İlyas Üstünyer, Gazi Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden mezun oldu. Lisansüstü çalışmalarını karşılaştırmalı dilbilim alanında Rusya’da tamamladı. Farklı ülkelerin üniversitelerinde “Dilbilim”, “Karşılaştırmalı Dilbilim”, “Yabancı Dil Olarak Türkçe”, “Edebiyat Teorileri”, “Yeni Türk Edebiyatı Tarihi”, “Karşılaştırmalı Edebiyat”, “Edebiyat Sahası Araştırma Metotları” dersleri verdi. Gürcistan Uluslararası Karadeniz Üniversitesi (IBSU)’nde Türk Filolojisi alanında yüksek lisans ve doktora programlarını açtı (2009) ve yönetti (2018). Aynı üniversitede Yabancı Diller Okulu Müdürlüğü (2009-2013), Araştırmadan ve Eğitimden Sorumlu Rektör Yardımcılığı (2014-2019), Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü (2019-2022) görevlerini yerine getirdi. Tiflis’teki Suhumi Devlet Üniversitesi’nde Türkoloji Bölümü’nde çalıştı ve bölüm başkanlığı yaptı (2009-2013). Gürcistan Bilimler Akademisi Millî Meseleler Komisyonu (2022-Halen) ve Gürcistan Ulusal Eğitim Kalitesini Geliştirme Merkezi (Eqe)’nde Türkoloji sahası Akreditasyon Komisyonu Üyesi (Ağustos 2022-Halen) olan Üstünyer, IBSU’da kadrolu (affiliated) filoloji profesörü olarak çalışmaktadır.
Address: Georgia
less
Related Authors
Serpil YALIM KAYA
Mersin University
Elanur Sahin
Iskenderun Technical University
Nagehan UÇAN EKE
Mugla University
Halil İbrahim Gemici
Istanbul University
Betül BÜLBÜL OĞUZ
Celal Bayar University
Gülşah Parlak Kalkan
Kilis 7 Aralik University www.kilis.edu.tr
InterestsView All (8)
Uploads
Papers by Ilyas USTUNYER - ილიას უსთუნიერ - Ильяс Устуньер
durumlarını ve toplumsal olayları ve romanlardaki birçok olayı ifade etmede önemli araçlar olarak kullanılmaktadır. Bir romanda kullanılan doğa
metaforlarının tipolojilerinin bilinmesi ve bunların anlam alanlarının tespit
edilmesi metnin semantik evrenin çözümlenmesinde, olay ve olguların insan düşüncesini temsil etme düzeyinin somutlaştırılmasında anahtar rol
oynayabilir. Mevcut çalışma, Ahmet Altan'ın Hayat Hanım romanındaki doğa metaforlarının tipolojik ve semantik analizi üzerine odaklanmaktadır.
Çalışmada metafor kavramının insan düşünce sistemindeki yeri Lakoff ve
Johnson'ın “kavramsal metafor kuramı” çerçevesinde ele alınmıştır.
Çalışmada, romanda tespit edilen 44 doğa metaforundan özgün olan 18 tanesi Monografik Örnekleme Yöntemi kullanılarak seçilmiştir. Tespit edilen metaforlar tipolojik, anlambilimsel (semantik) açıdan analiz edilmiştir. Hayat Hanım romanı örneğinde doğa metaforlarının edebi metinlerde yazınsal derinliği artırmadaki rolü ve bu metaforların yazarın okuyucuyla kurmaya çalıştığı “özel” iletişimdeki işlevselliği tespit edilmiştir. Çalışmanın bulgularının Ahmet Altan’ın eserlerindeki metafor haritasının bütüncül olarak anlamlandırılmasına katkı yapacağı düşünülmektedir.
Abstract
Nature metaphors are used as important tools in expressing the inner worlds, emotional states and social events of the characters in the novel and many events in the novels. Knowing the typologies of nature metaphors used in a novel and determining their meaning fields can play a key role in analyzing the semantic universe of the text and concretizing the level of representation of events and facts in human thought. The current study focuses on the typological and semantic analysis of nature metaphors in Ahmet Altan's novel Hayat Hanım. In the study, the place of the concept of metaphor in the human thought system is discussed within the framework of Lakoff and Johnson's "conceptual metaphor theory". In the study, 18 original nature metaphors out of 44 nature metaphors detected in the novel were selected using the Monographic Sampling Method. The identified metaphors were analyzed in terms of typology and semantics. In the example of the novel Hayat Hanım, the role of nature metaphors in increasing the literary depth in literary texts and the functionality of these metaphors in the "special" communication that the
author tries to establish with the reader were determined. It is thought that
the findings of the study will contribute to the holistic interpretation of the
metaphor map in Ahmet Altan's works
One of the major concerns for Turks living abroad is maintaining and passing on their language and culture to future generations. The language of Turks living abroad tends to deteriorate from generation to generation, evolving under the influence of the host country's language and culture. This is also true for Turkish language and culture among the fourth generation Turks residing in Germany. Although native language classes are provided in schools to preserve and develop the native language, these classes are often insufficient. At this point, families and civil society organizations play a crucial role. This study investigates the contributions of civil society organizations in Germany towards addressing this issue. The research involved semi-structured interviews with representatives from five civil society organizations. The interview results were categorized and coded for comparison. It was found that the IJSS, 2024, Volume 8, Issue 35, p. 249-272. 250 organizations are aware of the problem and are undertaking efforts to address it. However, it was also determined that these efforts are insufficient due to a lack of information and experience. Based on the findings of the study, it is suggested that platforms for sharing information and experiences be established, representatives be informed about the rights of their organizations, young people’s participation in organizational activities be increased, and efforts be extended to reach broader audiences
ქართული ლიტერატურა ერთ-ერთი უძველესი ლიტერატურაა მსოფლიოში. წერილობითი ქართული ლიტერატურის ისტორია ჩვენს წელთაღრიცხვამდე V საუკუნიდან იწყება. ქართულმა ლიტერატურამ თავისი 1500-წლიანი ისტორიის სხვადასხვა პერიოდი გამოიარა და უამრავ უცხოურ ლიტერატურასთან ურთიერთობდა. ქვეყნის ისტორია და ის ცვლილებები, რაც ქართულმა საზოგადოებამ განიცადა, აისახა ქართულ ლიტერატურაში და ქართულმა ლიტერატურამაც სხვადასხვა პროცესი გაიარა.
Georgian literature is one of the oldest literatures in the world. The history of written Georgian Literature dates back to the 5th century AD. Georgian literature has gone through different periods in its 1500-year history and has interacted with many foreign literature. The history of the country and the changes that Georgian society went through were reflected in Georgian literature, and Georgian literature also went through different processes.
La littérature géorgienne est l'une des littératures les plus anciennes du monde. L'histoire de la littérature écrite géorgienne remonte au 5ème siècle après JC. La littérature géorgienne a traversé différentes périodes au cours de ses 1 500 ans d’histoire et a interagi avec de nombreuses littératures étrangères. L'histoire du pays et les changements traversés par la société géorgienne se reflètent dans la littérature géorgienne, et la littérature géorgienne a également traversé différents processus.
Грузинская литература – одна из древнейших литератур мира. История письменной грузинской литературы восходит к V веку нашей эры. Грузинская литература за свою 1500-летнюю историю пережила разные периоды и взаимодействовала со многими зарубежными литературами. История страны и изменения, через которые прошло грузинское общество, нашли отражение в грузинской литературе, и грузинская литература также прошла через разные процессы.
ქართული ანბანი მსოფლიოს 14 ანბანიდან ერთ-ერთია. ქართულის, როგორც სალიტერატურო ენის ისტორია 1500 წელს აჭარბებს. ქართულმა სალიტერატურო ენამ ამ პერიოდში სხვადასხვა საფეხური გაიარა.
Georgian Alphabet is one of the 14 alphabets in the world. The history of Georgian as a literary language exceeds 1500 years. Georgian literary language went through different stages during this period.
Грузинский алфавит — один из 14 алфавитов мира. История грузинского языка как литературного языка превышает 1500 лет. Грузинский литературный язык за этот период прошел разные этапы.
L'alphabet géorgien est l'un des 14 alphabets du monde. L’histoire du géorgien en tant que langue littéraire s’étend sur plus de 1 500 ans. La langue littéraire géorgienne a traversé différentes étapes au cours de cette période.
Klasik (Orta Çağ) Türk şiirinin karakteristik özgünlükleri ve anlam evrenleri sözcük, ifade, söylem kalıpları ve figüratif dil gibi araçsal unsurların kendi aralarındaki kombinasyonlarından oluşmaktaydı. Bu anlam evrenlerinin hiç kuşkusuz iki temel öznesi de şair ve okur idi. Öznelerin, verili araçlar yoluyla insanın sınırsız duygu ve düşünce dünyasını ifade etme ve anlamlandırma iddiaları asırlarca hem yerli hem de yabancı araştırmacılar tarafından tartışılmıştır. İfade aracı dilde içkin kültürel kodlara hangi metotlarla yaklaşılacağı da anlamlandırma uğraşında belirleyici olmuştur. Bu çalışmada Klasik Türk şiirindeki değişik bileşenlerin bir araya gelmesiyle oluşan anlam evrenlerini çözümlemek için hangi metotların kullanılabileceği ve bu metotların tespitinde Klasik Türk şiirinin tipolojisinin yerinin ne olabileceği araştırılmıştır. Bunun için öncelikle Klasik Türk şairinin, dünyayı üzerinden algıladığı ve kodladığı “ikinci dili”, bu dilin dönem okurundaki karşılığı ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bunun için de Klasik Türk şiirinin “özdeşlik estetiği” ve “karşıtlık esteği” gibi metotlarla incelenebileceği savlanarak bu düşünce temellendirilmeye çalışılmıştır. Ayrıca, Klasik Türk şiirinin tipolojisinin de araştırma metodlarının seçiminde belirleyici olduğu temellendirilmeye çalışılmıştır. Çalışmada ortaya konulan bulguların gelecekte alanda yapılacak çalışmalara katkıda bulunacağı düşünülmektedir.
Established in 1950s the İkinci Yeni (The Second New) movement was one of the biggest breakthroughs in Turkish literature also influencing current poetry. Even though the movement had several founders, over time it was spoken about with the mention of a select few. These individuals were mentioned not because of their alignment with characteristic features of the movement but rather their poetic styles. Despite being remembered as being a part of the İkinci Yeni Movement with his first poems, and even seen as a founder of the movement by some Nihat Ziyalan was separated from this classification due to the subjects he chose and his poetics in the following years. In this article, we will take a look at Nihat Ziyalan’s lifestyle which conditioned his writing style while also delving into his poetics and his poetry books. Using an exploratory type of research the study acquired information using document analysis and an interview method. For this purpose, the poet was visited and interviewed about his way of living, understanding of poems and his works. The Interviews were recorded using an electronic device. Using the poet's autobiography, poetic works from 8 published books and information regarding the poet from several different written sources prominent topics were identified. Amongst the findings of the article in which İkinci Yeni was also analysed it is believed that Turkish poetry from the second half of the 20th century has had an enriching effect on poetry as a whole.
selected for elaboration. The Non-Probability Sampling Method was used to select 20 poems as samples out of 68 ones in the collection. Lexicological units
in the source text may be subject to loss and expansion of meanings due to
Temporal Differences while translating them into the target language have
been identified. The findings were compared with Turkish equivalents. The
results were analyzed through Content Analysis Method. We found out that
the problems arising from temporal differences in the target language have been overcome by applying techniques of "historicizing translation" and "translation by renovating" developed by James Holmes (1924-1986). To achieve the purposes of "historicizing translation" and "translation by renovating" the translator has used 5 distinct translation methods. It is expected that the findings of the given research will contribute to the Russian to Turkish translation studies and translation criticism.
durumlarını ve toplumsal olayları ve romanlardaki birçok olayı ifade etmede önemli araçlar olarak kullanılmaktadır. Bir romanda kullanılan doğa
metaforlarının tipolojilerinin bilinmesi ve bunların anlam alanlarının tespit
edilmesi metnin semantik evrenin çözümlenmesinde, olay ve olguların insan düşüncesini temsil etme düzeyinin somutlaştırılmasında anahtar rol
oynayabilir. Mevcut çalışma, Ahmet Altan'ın Hayat Hanım romanındaki doğa metaforlarının tipolojik ve semantik analizi üzerine odaklanmaktadır.
Çalışmada metafor kavramının insan düşünce sistemindeki yeri Lakoff ve
Johnson'ın “kavramsal metafor kuramı” çerçevesinde ele alınmıştır.
Çalışmada, romanda tespit edilen 44 doğa metaforundan özgün olan 18 tanesi Monografik Örnekleme Yöntemi kullanılarak seçilmiştir. Tespit edilen metaforlar tipolojik, anlambilimsel (semantik) açıdan analiz edilmiştir. Hayat Hanım romanı örneğinde doğa metaforlarının edebi metinlerde yazınsal derinliği artırmadaki rolü ve bu metaforların yazarın okuyucuyla kurmaya çalıştığı “özel” iletişimdeki işlevselliği tespit edilmiştir. Çalışmanın bulgularının Ahmet Altan’ın eserlerindeki metafor haritasının bütüncül olarak anlamlandırılmasına katkı yapacağı düşünülmektedir.
Abstract
Nature metaphors are used as important tools in expressing the inner worlds, emotional states and social events of the characters in the novel and many events in the novels. Knowing the typologies of nature metaphors used in a novel and determining their meaning fields can play a key role in analyzing the semantic universe of the text and concretizing the level of representation of events and facts in human thought. The current study focuses on the typological and semantic analysis of nature metaphors in Ahmet Altan's novel Hayat Hanım. In the study, the place of the concept of metaphor in the human thought system is discussed within the framework of Lakoff and Johnson's "conceptual metaphor theory". In the study, 18 original nature metaphors out of 44 nature metaphors detected in the novel were selected using the Monographic Sampling Method. The identified metaphors were analyzed in terms of typology and semantics. In the example of the novel Hayat Hanım, the role of nature metaphors in increasing the literary depth in literary texts and the functionality of these metaphors in the "special" communication that the
author tries to establish with the reader were determined. It is thought that
the findings of the study will contribute to the holistic interpretation of the
metaphor map in Ahmet Altan's works
One of the major concerns for Turks living abroad is maintaining and passing on their language and culture to future generations. The language of Turks living abroad tends to deteriorate from generation to generation, evolving under the influence of the host country's language and culture. This is also true for Turkish language and culture among the fourth generation Turks residing in Germany. Although native language classes are provided in schools to preserve and develop the native language, these classes are often insufficient. At this point, families and civil society organizations play a crucial role. This study investigates the contributions of civil society organizations in Germany towards addressing this issue. The research involved semi-structured interviews with representatives from five civil society organizations. The interview results were categorized and coded for comparison. It was found that the IJSS, 2024, Volume 8, Issue 35, p. 249-272. 250 organizations are aware of the problem and are undertaking efforts to address it. However, it was also determined that these efforts are insufficient due to a lack of information and experience. Based on the findings of the study, it is suggested that platforms for sharing information and experiences be established, representatives be informed about the rights of their organizations, young people’s participation in organizational activities be increased, and efforts be extended to reach broader audiences
ქართული ლიტერატურა ერთ-ერთი უძველესი ლიტერატურაა მსოფლიოში. წერილობითი ქართული ლიტერატურის ისტორია ჩვენს წელთაღრიცხვამდე V საუკუნიდან იწყება. ქართულმა ლიტერატურამ თავისი 1500-წლიანი ისტორიის სხვადასხვა პერიოდი გამოიარა და უამრავ უცხოურ ლიტერატურასთან ურთიერთობდა. ქვეყნის ისტორია და ის ცვლილებები, რაც ქართულმა საზოგადოებამ განიცადა, აისახა ქართულ ლიტერატურაში და ქართულმა ლიტერატურამაც სხვადასხვა პროცესი გაიარა.
Georgian literature is one of the oldest literatures in the world. The history of written Georgian Literature dates back to the 5th century AD. Georgian literature has gone through different periods in its 1500-year history and has interacted with many foreign literature. The history of the country and the changes that Georgian society went through were reflected in Georgian literature, and Georgian literature also went through different processes.
La littérature géorgienne est l'une des littératures les plus anciennes du monde. L'histoire de la littérature écrite géorgienne remonte au 5ème siècle après JC. La littérature géorgienne a traversé différentes périodes au cours de ses 1 500 ans d’histoire et a interagi avec de nombreuses littératures étrangères. L'histoire du pays et les changements traversés par la société géorgienne se reflètent dans la littérature géorgienne, et la littérature géorgienne a également traversé différents processus.
Грузинская литература – одна из древнейших литератур мира. История письменной грузинской литературы восходит к V веку нашей эры. Грузинская литература за свою 1500-летнюю историю пережила разные периоды и взаимодействовала со многими зарубежными литературами. История страны и изменения, через которые прошло грузинское общество, нашли отражение в грузинской литературе, и грузинская литература также прошла через разные процессы.
ქართული ანბანი მსოფლიოს 14 ანბანიდან ერთ-ერთია. ქართულის, როგორც სალიტერატურო ენის ისტორია 1500 წელს აჭარბებს. ქართულმა სალიტერატურო ენამ ამ პერიოდში სხვადასხვა საფეხური გაიარა.
Georgian Alphabet is one of the 14 alphabets in the world. The history of Georgian as a literary language exceeds 1500 years. Georgian literary language went through different stages during this period.
Грузинский алфавит — один из 14 алфавитов мира. История грузинского языка как литературного языка превышает 1500 лет. Грузинский литературный язык за этот период прошел разные этапы.
L'alphabet géorgien est l'un des 14 alphabets du monde. L’histoire du géorgien en tant que langue littéraire s’étend sur plus de 1 500 ans. La langue littéraire géorgienne a traversé différentes étapes au cours de cette période.
Klasik (Orta Çağ) Türk şiirinin karakteristik özgünlükleri ve anlam evrenleri sözcük, ifade, söylem kalıpları ve figüratif dil gibi araçsal unsurların kendi aralarındaki kombinasyonlarından oluşmaktaydı. Bu anlam evrenlerinin hiç kuşkusuz iki temel öznesi de şair ve okur idi. Öznelerin, verili araçlar yoluyla insanın sınırsız duygu ve düşünce dünyasını ifade etme ve anlamlandırma iddiaları asırlarca hem yerli hem de yabancı araştırmacılar tarafından tartışılmıştır. İfade aracı dilde içkin kültürel kodlara hangi metotlarla yaklaşılacağı da anlamlandırma uğraşında belirleyici olmuştur. Bu çalışmada Klasik Türk şiirindeki değişik bileşenlerin bir araya gelmesiyle oluşan anlam evrenlerini çözümlemek için hangi metotların kullanılabileceği ve bu metotların tespitinde Klasik Türk şiirinin tipolojisinin yerinin ne olabileceği araştırılmıştır. Bunun için öncelikle Klasik Türk şairinin, dünyayı üzerinden algıladığı ve kodladığı “ikinci dili”, bu dilin dönem okurundaki karşılığı ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bunun için de Klasik Türk şiirinin “özdeşlik estetiği” ve “karşıtlık esteği” gibi metotlarla incelenebileceği savlanarak bu düşünce temellendirilmeye çalışılmıştır. Ayrıca, Klasik Türk şiirinin tipolojisinin de araştırma metodlarının seçiminde belirleyici olduğu temellendirilmeye çalışılmıştır. Çalışmada ortaya konulan bulguların gelecekte alanda yapılacak çalışmalara katkıda bulunacağı düşünülmektedir.
Established in 1950s the İkinci Yeni (The Second New) movement was one of the biggest breakthroughs in Turkish literature also influencing current poetry. Even though the movement had several founders, over time it was spoken about with the mention of a select few. These individuals were mentioned not because of their alignment with characteristic features of the movement but rather their poetic styles. Despite being remembered as being a part of the İkinci Yeni Movement with his first poems, and even seen as a founder of the movement by some Nihat Ziyalan was separated from this classification due to the subjects he chose and his poetics in the following years. In this article, we will take a look at Nihat Ziyalan’s lifestyle which conditioned his writing style while also delving into his poetics and his poetry books. Using an exploratory type of research the study acquired information using document analysis and an interview method. For this purpose, the poet was visited and interviewed about his way of living, understanding of poems and his works. The Interviews were recorded using an electronic device. Using the poet's autobiography, poetic works from 8 published books and information regarding the poet from several different written sources prominent topics were identified. Amongst the findings of the article in which İkinci Yeni was also analysed it is believed that Turkish poetry from the second half of the 20th century has had an enriching effect on poetry as a whole.
selected for elaboration. The Non-Probability Sampling Method was used to select 20 poems as samples out of 68 ones in the collection. Lexicological units
in the source text may be subject to loss and expansion of meanings due to
Temporal Differences while translating them into the target language have
been identified. The findings were compared with Turkish equivalents. The
results were analyzed through Content Analysis Method. We found out that
the problems arising from temporal differences in the target language have been overcome by applying techniques of "historicizing translation" and "translation by renovating" developed by James Holmes (1924-1986). To achieve the purposes of "historicizing translation" and "translation by renovating" the translator has used 5 distinct translation methods. It is expected that the findings of the given research will contribute to the Russian to Turkish translation studies and translation criticism.
Kafkasya’nın kadim halkı Gürcülerin günlük yaşamlarında ve anlatılarında mitolojinin çok önemli yeri vardır. Mitoloji, Gürcistan’da hâli ve istikbali beslemeye hâlâ devam etmektedir. Gürcü Mitolojisi üzerine Türkçede ilk kitap çalışması olan bu eserde Türk okuru, en yakın komşumuz olmasına rağmen hakkında sahih bilgi eksikliğimizin devam ettiği Gürcülerin kimlik ve ben idraki oluşturma süreçlerinde; ontolojik alımlamalarında; şeylerle-şeyler, şeylerle-insanlar, insanlarla-şeyler, tanrılarla insanlar ve şeyler arasındaki ilişkileri konumlamada mitolojiden nasıl ve hangi şekilde beslendiklerine tanık olacaktır. /
(ენა, ლიტერატურა, ისტორია, კულტურა, ეკონომიკა )
ბიბლიოგრაფია
ნაშრომი მოიცავს იმ ცნობებს, რომლებიც მისმა ავტორებმა შეაგროვეს თურქეთში ბოლო 20 წლის განმავლობაში და რომლებიც შეეხება ისეთ საკითხებს, როგორებიცაა ქართული ენა, ლიტერატურა, კულტურა, ისტორია, საზოგადოება და პიროვნებები. ნაშრომში მოცემულ წყაროთა 60 %-ის ელექტრონული ვერსია არსებობს, დანარჩენი 40 % კი არქივებში მოიპოვება და ისინი ჯერჯერობით არ არის ელექტრონულ ფორმატში გადაყვანილი. 900-მდე ნაშრომის დასახელება მოცემულია 30 კატეგორიაში.
ამ ნაშრომში მკითხველი პასუხს მოძებნის შემდეგ კითხვეპზე:
ა. თურქეთში საქართველოს შესახებ შექმნილი უძველესი ნაშრომი როგორ არის დათარიღებული და რა პრიორიტეტული საკითხებია მასში განხილული?
ბ. ჯერჯერობით რა სფეროში არ ჩატარებულა კვლევა საქართველოს შესახებ?
გ. რომელი ქართული მხატვრული ნაწარმოებებია ნათარგმნი ქართულიდან თურქულად?
დ. ქართულიდან თურქულად თვალსაჩინო მთარგმნელები.
ე. რომლებია თურქეთში საქართველოზე ორიენტირებული პერიოდული გამომცემლობები?
ვ. რომელ დისციპლინებს ეკუთვნის ბოლო პერიოდში საქართველოს შესახებ ჩატარებული კვლევები?
ზ. რა სფეროებს მოიცავს სხვა ენებიდან საქართველოსთან დაკავშირებული თურქულად ნათარგმნი ნაშრომები?
თ. რა თემებზე ამუშავებს/ამუშავებინებს თურქული სამეცნიერო წრე საქართველოს შესახებ სამაგისტრო და სადდისერტაციო ნაშრომებს?
Türkiye'deki Yayınlarda Gürcistan.
Çalışma, yazarların yaklaşık son 20 yıl boyunca Türkiyede Gürcü dili, edebiyatı, tarihi, kültürü, toplumu ve insanı vd. konular üzerine yaptıkları literatür taraması, araştırma, okuma sırasında tuttukları kaynakçadan oluşmaktadır. Kitaptaki kaynakların % 60’a yakını elektronik ortam üzerinden erişilebilecek kaynaklardır; % 40’ı da arşivlerde, kütüphanelerde bulunup henüz elektronik ortama aktarılmayan eserlerin künyelerinden oluşmaktadır. 900 kadar kaynak 29 kategori altında sınıflandırılmıştır.
Okurun bu çalışmada cevap bulacağı sorulardan bazıları şunlardır:
a. Türkiye’de Gürcistan üzerine yapılan en eski çalışma hangi tarihe dayanmaktadır ve hangi konular öncelikli olarak çalışılmıştır?
b. Gürcistan üzerine henüz hangi konularda araştırma yapılmamıştır?
c. Gürcüceden Türkçeye çevirilen Gürcü edebi ürünler hangileridir?
d. Gürcüceden Türkçeye çevirileri ile öne çıkan çevirmenler kimlerdir?
e. Türkiyede Gürcistan üzerine yayın yapılan/yapılmış süreli yayınlar hangileridir?
f. Son dönemde Gürcistan üzerine çalışılan konular hangi disipline dahildirler?
g. Gürcistan üzerine başka dillerden Türkçeye aktarılan kaynakların alanları hangileridir?
h. Türk akademiyası Gürcistan üzerine hangi konularda daha çok tez hazırla(t)maktadır? vd.
Söz konusu coğrafyalardaki sosyo-lengüistiğin aktığı çoklu mecraların son yüzyıllık tarihine dair Türkiye’de yetkin birikimin bulunduğu söylenemez.
Söz konusu çalışma bu boşluğun doldurulması adına atılan ilk ve mütevazi bir adımdır.
Sergi Cikia’nın Gürcistan Türkoloji’sinde temellerini attığı geniş yelpazeli akademik çalışmalar ve daha sonra öğrencilerine değişik alanlarda yaptırdığı makale çalışmaları, tezler…vd. akademik uğraşılar söz konusu dönemde Gürcistan Türkoloji’sinin kendisine seçtiği çalışma alanlarının “okunmasına” olanak tanımaktadır.
Çarlık, Sovyet ve Bağımsızlık olmak üzere ülkesinde 3 değişik rejim şekline tanıklık eden S. Cikia’nın Biyo-Bibliyografyasın’ı önemli kılan unsur, kitaptaki çalışmalar tematik ve kronolojik olarak “okunduğun”da şu 4 ana eksenin öne çıkıyor olmasıdır.
a. Gürcistan Türkolojisi’nden beklenen işlev,
b. Gürcistan Türkolojisi’nin hedef coğrafyası,
c. Gürcistan Türkolojisi’nin birincil konuları,
d. Sovyetlerdeki Türkolojilerle Gürcistan Türkolojisinin koşutlukları, ayrılıkları.
Çalışma ayrıca, Cikia’nın sağlığındaki Türkolojinin durumuyla ölümünden sonraki Gürcü üniversitelerindeki Türkolojilerin konu, alan, işlev açısından konumlarının karşılaştırılmasına olanak sağlayacak verileri içermesi açısından da anlamlıdır.
Gürcü edebiyatı XIX. yüzyıl öncesinde Yunan, Bizans, Avrupa, İran; XIX. yüzyılda ise Rus edebiyatı aracılığıyla dünya edebiyatı ile yakından tanışmıştır.
XX. yüzyıl Gürcistan’ında 1905, 1917, 1921, 1937, 1941-1945, 1978, 1989, 1991’de gerçekleşen ve sonuçları bir çok hayata mal olan sosyal hadiseler edebiyatı derinden etkilemiştir.
Türk okuru bu eserle, XX. yüzyıl Gürcü edebiyatıyla tanışıklığını derinleştirecek ve dahası Gürcü edebiyatının geçtiği mecraları Türk edebiyatının aynı dönemde geçtiği mecralarla karşılaştırma imkânı da bulacaktır.
13. yüzyılda Gürcistan’ın sınırlarını kendi tarihindeki sınırlarının ufkuna ulaştıran Krallar Kralı (“Kraliçeler” “Kraliçesi” değildir) Tamar (1160-1212)’ın torunu Tamar’ın Selçuklu hükümdarı ile evliliği gerekçeleri, süreci ve sonuçlarıyla birlikte düşünüldüğünde Gürcülerle Türkler arasında kökeni binyılları bulan çok katmanlı ilişkilerin ufkuna ve derinliğine işaret etmesi açısından anlamlıdır.
Selçukluların ilk Gürcü gelini Muhammed İbn-i Davud’un eşi Rusudan’dır, onun Müslüman eş tecrübesi kızı Tamar’ın Selçuklu’da yaşadığı ileri sürelen serüvenin bilinçli arkaplanını oluşturur. Zira söz konusu evlilikler Gürcü tarafının reel politik, devletin bekasına ilişkin kaygılar ve biressel hırslar düzleminde okunduğunda tümel semantiğe daha somut oturmaktadır....
(İlyas ÜSTÜNYER) "
http://www.idefix.com/kitap/gurcu-hatun-dato-turasvili/tanim.asp?sid=AQIY6LUVAH2H2BPLSRLI
The book “Business Russian Language” discusses the importance of teaching Russian language for business purposes. Those who are planning business relations with Russian counterparts should be less dependent on interpreters and should understand with Russian character and Russian life. Besides, in a contemporary world there has been established a high demand for those specialists who can effectively communicate in specific situations. “The readiness for studying foreign languages as well as the capacity for the communication with other peoples represent the basis for the mobility and are the key to mutual understanding and peaceful coexistence in our interconnected world. They serve every citizen’s fundamental development.”
Türk dilbilimcilerinin coğrafî yakınlığına rağmen yabancı olduğu bilim dallarının en başında Gürcü filolojisi gelir, şeklindeki bir çıkarım mübalağasız bir çıkarımdır. Bu yabancılığı, Gürcücenin kendisindeki mevcut zorluklarla beraber diğer tarihi ve sosyolojik unsurlar beslemiştir.
Söz konusu çalışma Türkiye’de alanında yapılan ilk ve yetkin çalışma olması itibariyle önemli ve çığır açıcıdır. Zira çalışmada, Gürcü halkının kültürel kodlarını muhafaza adına gösterdiği hassasiyetin sesbilimde yansıması yetkinlikle ortaya konulmuştur. Bu yansımaya “mekân” olan ve dünyadaki aktif 14 alfabeden birisi olan Gürcü alfabesinin geçtiği tarihi aşamaların özgünlükleri, (“…Asomtavruli veya Mrglovani (yuvarlak) Alfabesi (5-9 yy.); Nushuri Alfabesi (9-11 yy.); 11. yüzyıldan günümüze kadar kullanıla gelen Mkhedruli (askerî) Alfabesi), ortaya konmuştur.
Kompleks ve de başka bir dil ailesinin temsilcisi olan Gürcüce biçim bilgisini, kendisiyle özdeşlik alanlarının sınırlı olduğu başka bir dil ailesinin temsilcisi olan Türkçenin taşıyıcılarına yadırgatmadan sunabilmesi kitabın öne çıkan özelliğidir. Zira bunlar, eski Gürcücedeki fiil ön eklerinin modern Gürcücedeki muadilleriyle niceliksel olarak kıyaslanması ve kullanımdan düşenlerle, en aktif olanlarının belirtilmesiyle okurun zihninde daha somut bir düzleme oturuyor.
Türkçe taşıyıcılarının yabancısı olduğu Gürcüceye özgü fiillerde “seri”lik olgusunun özellikleri de kitapta detaylı ve genişliğine işlenerek “Türkçenin düşüncesine” yaklaştırılmış olması ve Gürcücedeki fiillerdeki çatılar arasında giderilemeyen sorunların açıklıkla, anlaşılır bir dille işlenmesi Türk okuru adına bir zorluğu aşma yolunda artı kazanım olarak görülmelidir.
20. yüzyıl Türk edebiyatçılarından Ahmet Hamdi Tanpınar (1901-1962) edebî ürünlerinde biyografik serpiştirmelere en sık başvuran yazarların başında gelir. Onun her yapıtında kendisinin yaşam deneyimlerine tanık olmak mümkündür.
Söz konusu biyografik serpiştirmeler kimi zaman eserlerindeki ana figürlerin mesleklerinde, kimi zaman söylemlerinde, kimi zaman da figürlerin yaşadıkları mekânlarda kendini ortaya koyar. Tanpınar’ın eserlerindeki ana figürlerden bazılarının (Mümtaz, Selim…) yaşadığı, söylediği, yapıp ettikleriyle Tanpınar’ın yaşadıkları, düşündükleri arasındaki doğrudan özdeşlik belirgindir.
Bu çalışmada Gürcistan’dan Türkiye’ye göçen bir ailenin torunu olarak Tanpınar’ın Gürcülüğünü yapıtlarına taşıyıp taşımadığı, dahası onun eserlerinde yansıtmayı önemsediği irsiyet düzleminde hangi olay ve olguların Gürcülerle özdeşleştirildiği ele alınmış, ortaya çıkan bulguların olası nedenleri irdelenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Tanpınar düşüncesinde irsiyet, Tanpınar’da irsiyet-kimlik ilişkisi, Tanpınar’ın Gürcülüğü, Tanpınar’ın Gürcülüğünün eserlerine yansıması, Tanpınar’ın eserlerindeki Gürcüler.
olan ve günümüzde de Gürcü kültür taşıyıcılarının hafızalarında anlam çağrışımlarını
koruyan “başörtüsü/ mandili”, “şapka”, “bıyık” unsurları Gürcü vecizelerine,
deyim ve atasözlerine de girmiş geniş anlam evrenine sahiptirler. Gürcü
bilim adamları söz konusu bu üç unsurun anlam evreni üzerine değişik çalışmalar
yapmışlardır. Bu çalışmalardan en kapsamlılarından birisi Gürcü etnograf Tedo
Sakhokia’nın Kartuli Khatovan Sitkva-Tkmani (Gürcüce Özlü Sözler-Deyimler)
adlı eseridir.
Bu çalışmada, Gürcistan’ın değişik bölgelerinde kullanılan bu üç göstergenin
anlam evreni, özellikle Tedo Sakhokia’nın yukarıdaki sözlüğü olmak üzere,
değişik eserlerde aranmış ve elde edilen sonuçlar karşılaştırılmıştır. Elde edilen
veriler söz konusu üç unsurun Gürcistan’ın Khevsureti, Tuşeti, Kartli-Kakheti,
Svaneti ve Samegrelo bölgelerinde daha geniş anlam evrenine sahip oldukları
tespit edilmiştir.
Sözkonusu üç unsurun semantik evrenlerinin kesişme noktasının “namus” anlam
evrenine tekabül ettiği sonucuna varılmıştır.
yapılan çeviri faaliyetleri sunulacaktır.
Çalışma Türkiye Türkçesine çevirilen Gürcüce edebi eserleri odak almıştır.
Türkçeye çevirilen zöz konusu edebi eserlerin türleri, çevirilerin yapıldığı dönemler,
çevirmenler ve tefrika çeviriler ve bunların yapıldıkları platformlar ve çeviri
faaliyetlerini motive eden kurum ve kuruluşlar incelenmiştir. Elde edilen veriler
çerçevesinde Gürcüceden Türkçeye yapılan çevirilerin sosyo semantik evrenleri
üzerine okumalar yapılmıştır.
A Life Dedicated To Turkish Literature in Georgia: Elizbar Javelidze
İlyas ÜSTÜNYER
Öz
20. yüzyılın başlarında Akademik Sergi Cikia (1898-1993)’nın temellerini attığı Gürcü Türkolojisi kuruluşunun ilk on yıllarında onun özverili akademik ve bireysel çalışmalarıyla Gürcü Oryantalist okulunun seçkin bir alanı haline gelmiştir. Jikia’nın ölümünden sonra Gürcü Türkolojisindeki anabilim dallarını onun yetiştirdiği öğrenciler yürütmüşlerdir.
Jikia’nın yetiştirdiği öğrenciler arasında hocasının izinden en sadık adımlarla ve başarıyla ilerleyip Gürcü Türkolojisi’ne hizmet edenlerin başında hiç kuşkusuz Elizbar Cavelidze (1938-) gelmektedir.
1960’ların ilk yıllarında başlayan çalışmaları Türk, Azerbeycan, Fars, Özbek, Gürcü edebiyat alanlarını kapsamaktadır. Cavelidze, hocasının da telkinleriyle henüz akademik yaşamının erken devresinde Klasik Türk Edebiyatı sahasını kendisine çalışma alanını olarak seçmiştir. Bu alanda Yunus Emre, Mevlana Celaleddin Rumî, Ruhî Bağdadî, Fuzulî vd Klasik Türk Edebiyatınn temel kouyucuları üzerine özgün çalışmalar kaleme almıştır. Ayrıca, Cavelidze’nin Turkuli Poetika (1988) adlı eseri Klasik Türk Edebiyatının yapısal evrenini Gürcü Türkolojisine tanıtmış olması adına önem arz etmektedir. Bu çalışmalarında elde ettiği bulgular özellikle de Sovyet coğrafyasındaki Türkologlar tarafından da kabul gördüğü belirtilmelidir.
Bu çalışmada Cavelidze’nin yaşamı, eserlerinin içerikleri ve eserlerinde elde ettiği bulguların Türk Edebiyatının evreninde neye tekabül ettiği üzerinde durulacaktır.
Anahtar Kelimeler: Elizbar Cavelidze, Gürcistan’da Türkoloji, Türk Edebiyatı, hayatı, eserleri, tespitleri.